Eski belediye binasının önünden başlayan yürüyüş 15 Temmuz Şehitler Meydanına kadar devam etti. Katılımcılar yürüyüş esnasında “Terör, soykırım ve işgale karşı hekimlerden sessiz yürüyüş” basılı afişleri taşıdılar.
Yürüyüşün varış noktası olan 15 Temmuz Şehitler Meydanında basın bildirisi okundu. Topluluk adına bildiriyi okuyan Kemalöz Aile Sağlığı Merkezi Hekimi Dr. Musa Öz soykırımın 154 gündür aralıksız olarak devam ettiğini hatırlatarak soykırımın kendini medeni ve insan haklarına saygılı olduğunu iddia eden batılı devletlerin ve bütün dünyanın gözü önünde devam ettiğinin altını çizdi.
“İSRAİL’İN YAPTIKLARI KARŞISINDA İNSANLIK İLİKLERİNE KADAR ÜRPERİYOR”
Artık beylik sözlerin tükendiğini Zira insan hakları savunucusu ve medeniyetin öncüleri olarak kendilerini reklam eden batılı devletlerin ikiyüzlülüğünü ve asıl karakterini acı bir şekilde anlaşıldığıı söyleyen Öz : “ Gazze, tarihin daha önce tanık olmadığı bir kin ve insani değerlerden hiç nasip almamış bir düşmanlıkla yok edilmeye çalışılıyor. Savaşın bir onuru vardır, ancak İsrail’de onurdan ve insanlıktan hiç eser kalmadığını üzülerek görmekteyiz. Her türlü uluslararası anlaşmayı, ilahi ve evrensel bütün değerleri ayaklar altına alan İsrail’in yaptıkları karşısında insanlık iliklerine kadar ürperiyor. Siyonist İsrail’in insanlık onuru kalmadığını zaten anladık, ama medeni olduğu iddiasındaki batılı devletler ise zulme karşı duyarsız ve umursamaz bir tavır gösteriyor. Hatta İsrail işbirlikçisi devletlerin ve şirketlerin, soykırıma olan açıktan desteği devam ediyor.” Şeklinde konuştu.
Zulme karşı gösterilen insani çabalar cereyan eden vahşete engel olamadığını, yaşananların insanlık vicdanında derin yaralar açtığını aktaran Öz, açılan bu yaranın tezahürünün Amerika’daki bir askerin kendini yakmasıyla görüldüğünü ifade etti.
“AKSA TUFANI, DÜNYA DEVLETLERİNİN İPLİKLERİNİ PAZARA ÇIKARDIĞI BİR REALİTE HALİNE GELMİŞTİR”
İsrail’in başlattığı Aksa Tufanı hareketini dünya devletlerinin ipliklerini pazara çıkardığı bir realite olarak tanımlayan Öz: “Bu realite uluslararası kanunların ve hukukun yalnızca güçlü olanların yanında olduğu, yaptırımların sadece zayıf olanlara karşı işletildiği bir düzenin içerisinde olduğumuzu açıkça görmemizi sağladı. Bütün bunlara rağmen Gazze, kendi işgaline gösterdiği mukavemet ile kendisini medeni ve güçlü sanan birçok göstermelik demokrasiyi de temelinden sarsmıştır. Tıpkı Çanakkale’de ecdadımızın yaptığı gibi akıl almaz bir savunma ortaya koymaktadırlar ve inşallah onlar gibi zafere de ulaşacaklardır” dedi.
Öz konuşmasının sonunda tüm Türkiye’ye şu şeklide seslendi: “Filistinli kardeşlerimizin yararına olacak bütün adımları destekliyoruz ve sonuna kadar arkasında olduğumuzu bildiriyoruz. Bu konuda sağlık çalışanları olarak gereken bütün desteği vermeye hazırız.
“BİZ ALLAH'A AİDİZ VE SONUNDA O'NA DÖNECEĞİZ”
İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu minvalde tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz! "Kanıksamayacağız!" "Normalleştirmeyeceğiz!" "Sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız!” Ve diyoruz ki; “Biz Allah'a aidiz ve sonunda O'na döneceğiz.””
HABER MERKEZİ
