Mesleğe 10 yaşında babasının ustasına eti senin kemiği beni diyerek  bırakmasıyla başladığını anlatan Yentur: “Gazitantep’te İmam Çağdaş’tan yetişmeyim. Sonrasında Uşak’a geldim ve buradan kız aldım ve kaldım, hanım buralı.” Dedi.

Yentur Uşak’a geliş hikayesini de şu şekilde anlattı: “ Babam dericiydi, ustam da burada dükkan açmıştı, baklavacı dükkanı, meslekte baklavacılık  da var ya.. Onunla beraber buraya geldim. Sonrasında ayrı bir dükkan açtım, evlendim, elinizi öper 2 oğlum var. Allah bereket versin, ben inkar etmiyorum, yayla gibi yer, çok güzel, Allah bereket versin, parasını kazanıyoruz. Kaç yıllık ustalık belgem var, doğduğun yere değil doyduğun yere bakacaksın”

Yentur kendisine neden gönder “Gönder Ya Rabbi” denildiğini ise şu ifadelerle anlattı: “Benim seyyar arabam vardı İzmir yolu üzerinde , gece karanlıkta tablada yellerdik, orada “Gönder Ya Rabbi” dedikçe maşallah geldiler. O zamanlar da işler çok sıkıydı, fabrikalar  çalışıyordu, 89-90-91-92-93…’te. Ondan sonra millet bize “Gönder Ya Rabbi” diye seslenmeye başladı.”

Kebapçı dükkanını karşısındaki tüpçü de çalışan  Mustafa Sarpaşar Yentur hakkında şunları söyledi: “ Mahallemizin maskotu gibi bir şeydir. Yemeklerinizi yemenizi tavsiye ederim, çok güzeldir. Yıllardır böyle bir reklam yapmış kendisi aynı şekilde devam ediyor. Üç kelimesi var “Gönder Ya Rabbi”, “Hayır Hayır”, “Yok Yok”.”

Sağlığı elverdiği sürece bu işi devam ettireceğini belirtin Yentur sonrasında ise mesleğini oğlu Yasin Yentur’un devam ettireceğini söyledi.

Oğul Yentur ise konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: “ Yapı denetim okudum ama 8 yıldır bu işi yapıyorum. Bu iş kendi işimiz baba mesleği, bu işi seviyorum. Her gün saat 11 ile 18 arası açığız, Pazar günleri hariç. Gönder Ya Rabbi”

ÖZEL HABER : BAYRAM ALİ KELEŞ / HALİL ASLAN

Muhabir: BAYRAM ALİ KELEŞ / HALİL ASLAN