Uşak Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü yaklaşık bir yıl önce bölgenin koruma altına alınması için başvuru yaptı. Başvuru üzerine Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından görevlendirilen özel bir firma flora araştırması gerçekleştiriyor. Yapılacak kaynak araştırmasının ardından bölgenin koruma altına alınıp alınmaması toplanan kurul tarafından kararlaştırılacak. Çalışmaların ne zaman sonuçlanacağına dair herhangi bir açıklama yapılmadı.
Uşak Üniversitesi Coğrafya Bölümünden Prof. Selahattin Polat, Prof. Dr. Ünal Akkemik, Dr. Öğretim Üyesi İsmail Ege ve Araştırma Görevlisi Yıldız Güney ile beraber yaptığı çalışmalarla Murat Dağı’nda yer alan fosil ağaçların Sekoya türü olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştı. Sekoya ağaçları ılıman iklimlerde yetişiyor ve devasa boyutlarıyla biliniyor.
Polat fosil ağaçlarının korunması için bulunduğu bölgenin tamamen sit alanı olarak ilan edilmesi gerektiğinin altını çizmişti. Polat konuya ilişkin yaptığı açıklamada ; “Orada yol güzergahlarını yaparak gezi parkları oluşturarak oraların ziyaretçilerin hizmetine sunmak lazım. Talan edilmesi en büyük korkularımızdan birisi. Özellikle fosil avcısı insanlar tarafından bunlar alınıp götürülüyor onun için mülki idari amirlerine Kaymakamlara, Valiliklere, Şehir ve Çevre Müdürlüklerine çok önemli görevler düşüyor. Ben bu ağaç fosillerini şehir ve çevre müdürlüğüne zaten bildirdim onlar da zaten Ankara ile gerekli temasa geçtiler diye biliyorum ama hangi aşamada bilmiyorum.” İfadelerini kullanmıştı.
Polat, Murat Dağı’ndaki Petrifiyelerin (Fosil Ağaç) nasıl meydana geldiğini şu şekilde anlatmıştı: “ Bu civardaki petrifiyelerin oluşmasının volkanizmayla bir alakası yok. Ani bir sellenme sonucunda üzerlerinin kapatılması sonucunda meydana gelmiş. Zaten fosillerini bulunmuş olduğu yerde volkanik kayaçlar yok, üzerleri kırmızı silisli depoyla örtülmüş onun sayesinde de korunmuş, parçalı olması da başka yerden taşındığını gösteriyor. Zaten ağaç fosillerine damarlar belirgin, budaklar dahi belli. Burada detaylı bir araştırma yapıldığında ormana ait daha büyük ağaç fosillerinin olduğunu düşünüyoruz.”