Sağlık Çalışanlarının Özlük Haklarında İyileştirmeler Yapmak İçin Neyi Bekliyorsunuz ? diyerek konuşmasına başlayan Özkuk; “11 Mart’tan bugüne sağlık çalışanları fedakarca bir mücadele ile kahramanlık destanı yazmaktadır. Bu süreçte 100’den fazla çalışma arkadaşımız şehit olmuş, 50 bine yakın arkadaşımızda virüse yakalanmıştır. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, hasta arkadaşlarımıza da acil şifalar dileriz. Salgının tekrar artış gösterdiği şu günlerde Sağlık Bakanlığı çalışanların izinlerini iptal ederek yeni bir seferberlik başlatmıştır. Ancak sağlık çalışanlarının da dinlenmeye ihtiyaçları vardır, bu husus göz ardı edilmemelidir. Tüm sağlık çalışanları vatan, millet ve devlet için dün olduğu gibi bugünde fedakârca göreve hazırdır. Fakat bu süreçte önemli olan Bakanlığın ne yapacağıdır. Sağlık çalışanlarının beklentileri artık karşılanmalı, özlük hakları iyileştirilmelidir. Kırgın olan, tükenmişlik sendromu yaşayan çalışanların motivasyonunu yükseltmek için bu şarttır. Bu nedenle adaletsiz, haksız ve beklentileri karşılamaktan çok uzak tavandan ek ödeme terk edilmeli, acil olarak maaşa tek ödeme şeklinde bir zam yapılmalıdır” dedi.
“HİÇ KİMSEYE AYRICALIK YAPILMAMALI, AYRIMCILIK UYGULANMAMALIDIR”
Kadro bekleyen çalışanların taleplerinin karşılanmasını ve 3600 ek göstergenin hayata geçirilmesini isteyen Özkuk ; “ Yıpranma payı makul bir düzeye getirilmeli, görevde yükselme sınavında mülakatta herkese aynı puan verilmeli, 2019 yılına ait izin hakları önümüzdeki yıla devredilmelidir.
Şiddete ağır yaptırımlar gelmeli, ehliyet ve liyakat esas alınarak bir sağlık yönetimi dizayn edilmelidir. Hiç kimseye ayrıcalık yapılmamalı, ayrımcılık uygulanmamalıdır.
Bakanlık alkış ve teşekkür yerine çalışanların taleplerine dikkat kesilmeli bunları karşılamak içinde gereğini yapmalıdır. Sağlık çalışanları madem tam bir seferberlik halindedir o halde sağlık çalışanları için her şeyi seferber etmek adına başta Bakanlık olmak üzere tüm kamu idaresi üzerine düşeni yapmalıdır.
Süreç iyi dilek ve temenniler devrini çoktan geçmiştir. Somut adımlar atılmalı, kangrenleşen sorunlara çözüm üretilmeli, garabet düzenlemeler terk edilmelidir.
Sağlık Bakanlığı izin iptali konusunda gösterdiği eşitliği tüm çalışanların hak ve hukukları içinde titizlikle göstermelidir.
Sağlık çalışanlarının sadece bunlar yapılırsa ağzı tatlanacak gönlü ferahlayacaktır. Aksi takdirde kuru laf, boş icraatlar devam ederse Sağlık ordusu büyük bir yara daha alacaktır.
Pandeminin 1. dalgasında yapılan tüm hataları Bakanlık gözden geçirmeli ve yanlışta ısrarını sürdürmemelidir. Virüsün insanların birbirine yaklaştıkça yayıldığı nasıl bir gerçeklik ise sağlık çalışanlarının sorunlarına uzak kalındıkça meselenin içinden çıkılmaz bir hal alarak her yere olumsuz tesirleri olacağı da bir o kadar gerçektir.
Maske virüsten koruyor ise de sağlık çalışanlarının sorunlarını maskelemek sağlık hizmetlerine zarar vermektedir.
Kısacası beklentimiz özlük haklarında gerekli iyileştirmelerin bir an önce yapılmasıdır. Çünkü kantarın topuzu kaçmış, sabır taşı çatlamış, bardakta dolup taşmıştır. Türk Sağlık-Sen olarak dün olduğu gibi bugünde hak ve hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Çeyrek asrı aşan sendikal mücadelemizde hiçbir zaman geri durmadık. Her daim çalışanın yanında olduk olmaya da devam edeceğiz. Hak sahibine teslim edilene, sorunlar çözülene ve talepler karşılanana kadar durmayacağız.” Şeklinde konuştu.
HABER / BAYRAM KELEŞ