Kayseri'de görev yapan polis memuru Ahmet Özel ile Sıdıka Hanım'ın altıncı çocuğu olarak 19 Eylül 1944'te dünyaya gelen İsmet Özel, ilkokulu Kastamonu'da, ortaokulu ise Çankırı'da tamamladı.
Şair Özel, Ankara Gazi Lisesini bitirdikten sonra 1962'de Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesine girdi ancak eğitimini tamamlamadan üniversiteden ayrıldı.
Yelken dergisinde "Partizan" şiiri yayınlandı
Şiire çocuk yaşlarda ilgi duyan Özel, 1963'te yayımlamaya başladığı ilk şiirlerinde, öncelikle imge yoğunluğu ve sözcüm seçmede gösterdiği titizlikle ilgi çekti. Şiiri insan gerçeğini irdelemenin özel bir bilgi alanı sayarak yazdığı bu dönemin ürünlerini Geceleyin bir Koşu (1966) adlı kitabında topladı.
İsmet Özel'in yayınlanan ilk şiiri 1963'te Yelken, "Partizan" şiiri ise 1965'te Şiir Sanatı dergisinde yer aldı. Aynı yıl ayrıca "Çağdaş Bir Ürperti", "Bir Devrimcinin Armonikası" ve "Sevgilime Bir Kefen" şiirleri yayınlandı.
Üniversite arkadaşlarıyla 1966'da "Dönüşüm" adlı siyasi dergiyi çıkaran usta kalem, Cemal Süreya'nın dergisi Papirüs'te "Kan Kalesi" ve "Evet, İsyan" şiirlerini okuyucunun beğenisine sundu.
Özel, 1967'de askere gitti, vatani görevini yaparken babası vefat etti.
"Evet, İsyan" kitabı 1969'da çıktı
Büyük yankı uyandıran "Evet, İsyan" adlı ikinci şiir kitabını 1969'da çıkaran şair, bu kitabıyla şiirini bir fikre dayandırmayı ve dünya görüşüyle buluşturmayı hedefledi.
Meydan Larousse Ansiklopedisi ve "Artel Yayın Şirketi"nde kısa bir süre çalışan şair, 1970'te Ankara'ya döndü ve Türkiye İnşaat Mühendisleri Odasında işe başladı.
1970'de Ataol Behramoğlu ile birlikte Halkın Dostları dergisini çıkardı. Sonraki yıllarda siyasi ve felsefi görüşlerinde köklü değişiklikler yaşayan İsmet Özel, Müslüman dünya görüşüne bağlandı.
Özel, 1972'de girdiği Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden 1977'de mezun oldu.
Sezai Karakoç'un Diriliş dergisinde 1974'te "Amentü" şiirini yayımlayan Özel, 1975'te üçüncü şiir kitabı "Cinayetler Kitabı"nı çıkardı. Aynı yıl Ticaret Bakanlığında memur olarak göreve başladı.
Ocak 1976'da Necla Aslandoğdu ile evlenen Özel'in, bu evlilikten Hasan Sacit, Oruç, Esma Bike ve Hesna Begüm adında dört çocuğu dünyaya geldi.
Kısa süre sonra memuriyetten istifa eden Özel, 1977'de Yeni Devir gazetesinde 'Konuşmak' başlıklı sütunda köşe yazarlığına başladı.
Milli Gazete ve Yeni Şafak gazeteleriyle Gerçek Hayat dergisinde çeşitli yazılar kaleme alan Özel, 4 Ağustos 2003'te Milli Gazete'de yayınlanan "Bir Zamanlar Bir İsmet Özel Vardı" ile yazılarına son verdi.
Türkiye'nin çimentosunun İslam olduğunu savundu
İsmet Özel, 1978'de ilk düzyazı kitabı "Üç Mesele"yi çıkardı.
Yazıları içinde ayrı bir yer tutan "Cuma Mektupları"nda Türkiye'nin çıkış yolları üzerinde yoğunlaşarak, ülkenin yaşadığı kimlik krizine cevaplar arayan yazar, anti-kapitalist, anti-emperyalist bir çizgide ilerleyen yazılarında Türkiye'nin çimentosunun İslam olduğu fikrini savundu.
Özel, 1980'de şiir anlayışını ortaya koyduğu Şiir Okuma Kılavuzu'nu yayımladı. Bu kitabı, 1982'de Sanat Olayı ve Yazko Edebiyat, 1985'de Yeni Gündem dergilerinde yazdığı 6 yazı ve Dergah dergisinde yazdığı 12 yazıyla genişletti.
Yeryüzü Yayınları'nın yayın yönetmenliğini 1980'de üstlenen Özel, kendi kurduğu Çıdam Yayınları'nı 1988-1994'te yönetti.
Usta isim, İstanbul Devlet Konservatuvarında 1981'de Fransızca okutman olarak çalışmaya başladı, İstanbul Bilgi Üniversitesinde ise klasik ve modern şiir dersleri verdi.
İlk dört kitabını, "Erbain, Kırk Yılın Şiirleri"nde bir araya getirdi
İsmet Özel, 1984'te dördüncü şiir kitabı "Celladıma Gülümserken"i çıkardı.
İlk dört kitabını, 1987'de "Erbain, Kırk Yılın Şiirleri" başlığında toplayan Özel 1988'de çıkardığı "Waldo Sen Neden Burada Değilsin"de kendi zihin macerasının hikayesini kaleme aldı.
İsmet Özel, bu eserinde hayat hikayesini ise şöyle özetledi:
"Benim masalım kısaca şöyle: Bir varmış bir yokmuş. Bir şair İsmet Özel varmış. İyi şiirler yazarmış. Nasıl olmuşsa bu İsmet bir gün komünist olmuş. Derken efendim, bir komünist olarak da iyi şiirler yazmayı başarmış ve hattâ böylelikle yıldızım parlamış. Gel zaman git zaman, ismet Özel 'in duyguları, düşünceleri, inançları değişmiş (masalın her varyasyonunda bu değişmenin sebepleri muhtelif) ve müslümanlığı bir hayat yolu olarak benimsemiş. Ama işe bakın ki adam iyi şiirler yazmaya devam etmiş. Eh, o erdiyse muradına, biz de çıkabiliriz kerevetine."
Müslümanlığı insan oluşumuzun ekseninde yer aldığı tespitini yapan Özel, gerçeğin egemen olmasını şu cümlelerle ifade etti:
"Nasıl başka masallarda devler, deniz kızları, peri padişahı varsa benim masalımda da bazı isimler geçiyor: Şair, komünist, müslüman gibi. Bu adlandırmaları anlamlandırabilmem için onların nasıl bir ortamda belirdiklerini, hangi şartların gereği olarak ortaya çıktıklarını ve birer isim olarak ne gibi niyetlerin uzantısı sayıldıklarını bilmek, gösterebilmek yükü altındayım. Masal yıkılmalı ve gerçek egemen olmalıdır.
Bir müslim olarak bizi bekleyen ilk görev, kendimiz gibi müslüman olan kişilerin, bizim fiillerimizden dolayı tehlikeye düşmelerini önlemektir. Bunu müslümanların meselelerine sahip çıkmakla, müslümanların birliğini esas saymakla yerine getirebiliriz.
Mümin isek sahip çıkacağımız mesele, bütün insanlığın meselesidir. Göstereceğimiz odur ki müslümanlık, insan oluşumuzun ekseninde yer almaktadır.
Bunu nasıl göstereceğimizi soracak bazıları. Müslümanların dilinden ve elinden emniyette kişi olmak, insanların emniyette oldukları kişi olmak karmaşık meseleler çıkarmaz karşımıza. Böyle bir kişi olmak için zorbalara yaltaklanmamak, zorbalıktan menfaat beklememek yeter. Bizi insanların gözünde güvensiz bir kişi haline getiren tek belirti, bizim o insanları ezen, o insanları sömüren, o insanların yaşama imkânlarını gasp eden güç veya güçlerin müttefiki olarak görünmemizdir.
Yaşadığımız dünyada müslümanlar ve İslâmî düşünceler, kendilerinden himaye taleb edilecek imkânları elde tutmuyorlar. Yani kâfirlerin zorbalığı, müslümanların tümünü baskı altında tutan «dünya sistemi»ni oluşturuyor. Bu şartlarda müslim ve mümin olarak hiçbir çelişkiye düşmeden hem bütün müslümanların hem de bütün insanların emniyette olduğu kişi mevkiine gelebiliriz. Bunun için zulme razı olmadığımızı dışa vurmamız, zulmün artmasına yardım etmeyeceğimizi ortaya koymamız yeter."
Osmanlıca şiirler kaleme aldı
Uzun süre şiir yayımlamayan şair, 1992'de Dergah dergisinde "Mevsimlerin İnsana Yaptığı Fenalıklar" şiirini okuyucuyla buluşturdu, 1992'de ise "Bir Yusuf Masalı" şiir kitabını çıkardı.
1995 Ocak ayından 1997 yılının Eylül ayına kadar olan süreçte Kanal 7’de İsmail Kara’nın sunduğu “İsmet Özel’le Baş Başa” isimli programda da yer aldı.
İsmet Özel, 1999'un başında yayımladığı "Kısa Pantolon, Paslı Çakı, Dizde Kabuk Bağlamış Yara, Kısa Çakı, Paslı Pantolon, Gözde Yarısı Kalmış Kabuk" adlı şiirinden sonra, 2001'de Gerçek Hayat dergisinde "Ölüm Kere Ölüm Ölüm Kare" şiirlerini okurun beğenisine sundu.
Şiirlerinden yapılmış bir seçki olan "Çatlıycak Kadar Aşki" kitabını 2003'te yayımlayan Özel, 1992'den itibaren değişik yıllarda yayımlanmış 7 yeni şiirine kitapta yer verdi.
2005'te Türkiye Yazarlar Birliği tarafından Üstün Hizmet Ödülü’ne layık görülen Özel, aynı yıl "son şiir kitabım" dediği "Of Not Being A Jew" isimli altıncı kitabını okuyucuyla buluşturdu. Özel'in bu kitabının bir özelliği de henüz yazılmamış şiirlerin boş birer sayfa olarak, sadece isimlerini ihtiva ediyor olmasıydı.
"İlaveler ve Vaat Edilmiş Bir Şiir-Of Not Being A Jew"i 2008'de yayınlayan Özel, "Bir Vefa Daha, Son İlaveler-Of Not Being A Jew" kitabını ise 2010'da okurlarıyla buluşturarak 2005'te boş bıraktığı sayfaları doldurdu.
Özel'in son şiir kitabı, "Of Not Being A Jew", yeni şiirlerle 2014'te yayımlandı.
İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca ve İtalyanca bilen şair, Osmanlı Türkçesiyle şiirler yazarak, "Sınıf Bilinci" adında bir dergi de çıkardı.
Şiirlerinin yanı sıra deneme, söyleşi, mektup ve çeviri eserlere de imza atan Özel, 1985'te "Taşları Yemek Yasak", 1986'da "İrtica Elden Gidiyor", 1995'te "Ve'l-Asr", 2000'de "Bilinç Bile İlginç", 2004'te "Kırk Hadis", 2006'da "Kalın Türk", 2012'de "Desem Öldürürler Demesem Öldüm" ve 2021'de "İslamla Dalgalanmış Varoluş" adlı eserlerle birlikte birçok esere imza attı.
İstiklal Marşı Derneğini 2007'de kurdu
İstiklal Marşı Derneğini 2007'de kuran Özel, halen burada yazılar ve şiirler kaleme alarak konferanslar, paneller, söyleşiler ve basın toplantıları düzenlemeyi sürdürüyor.
Derneğin kuruluş amacı şöyle açıklandı:
"İstiklâl Marşı Derneği’nin “nerede” olduğunu kavramadan “ne” olduğunu bilemeyiz. Nasıl Türk milletinin düşmanları tarafından tarihten silinmeye mahkûm edildiği bir yerde İstiklâl Marşı doğduysa, İstiklâl Marşı Derneği de doğum yeri olarak aynı yeri seçti."
Uzun yıllar Şule Yayınları’ndan kitaplarını çıkaran şair, Tiyo Yayınları etiketiyle kitaplarını okura sunmaya devam etti.
Erbain, Tekne Kazıntısı, Faydasız Randevu, Şiir Okuma Kılavuzu, Türk Olmadıysan Oldun Amerikalı, Üç Zor Mesele, Sorulunca Söylenen, Tahrir Vazifeleri, Türküm Doğruyum İntikamım Ülkemdir, Bir Yusuf Masalı, Pergelin Yazmak Sivri Ucu, Toparlanın Gitmiyoruz, Taşları Yemek Yasak, Kalın Türk, Dil ile İkrar, Küfrün İhsanı Olmaz, Ve’l- Asr, İrtica Elden Gidiyor, Desem Öldürürler Demesem Öldüm, Başını Örten Kızlar Felsefe Bilmelidir, Kırk Hadis kitapları son dönemde okura ulaşan eserler arasında yer aldı.
İsmet Özel’in, Genel Başkanı olduğu İstiklâl Marşı Derneği’nde yaptığı 'İstiklal Yürüyüşü’ serlevhalı konuşmaları ise ‘Bir Akşam Gezintisi Değil, Bir İstiklal Yürüyüşü’ adıyla neşredildi.
AA