"Cumhuriyet tarihinin en büyük maden kazası" olarak kayıtlara geçen facianın 10. yılında şehit madenciler için Valilik, Büyükşehir Belediyesi, Kaymakamlık ve Soma Belediyesi tarafından 13 Mayıs'ta Madenci Şehitliği'nde anma programı düzenlenecek.
Şehit madencilerden Uğur Çolak'ın babası olan ve faciadan sonra kurulan Soma 301 Madenciler Derneğinin başkanlığını yürüten İsmail Çolak, ailelerin her yıl mayıs ayına hüzünlü ve buruk girdiğini söyledi.
Olayın sorumlularının madenci ailelerini tatmin edecek cezalar almadığını savunan Çolak, bu sürecin de kendilerini yaraladığını belirtti.
Çolak, şöyle konuştu:
"10 yıldan beri kolay şeyler yaşamadık aileler olarak. Özel günler, bayramlar, seyranlar hep eksik kaldık. O dönem yaşları 0 ile 15 arasında, 432 çocuğumuz yetim kaldı bu olayda. Babasını kaybettikten sonra dünyaya gelen 8 bebeğimiz oldu. Erkek bebekler, babalarının ismini taşıyor şu an."
Uğur Çolak'ın annesi Gülsüm Çolak da içindeki boşluğun hiç dolmadığını, mayıs ayını hiç sevmediğini anlattı.
Anneler Günü'nde kendini kötü hissettiğini dile getiren Çolak, duygularını şu sözlerle aktardı:
"İçim kan ağlayarak yaşıyorum, 'içim kor' derler ya öyle yanıyor. Anneler Günü gelsin istemiyorum. Mayıs ayı nedir biliyor musunuz? Mayıs ayında bütün ağaçların, çiçeklerin filiz verdiği bir zamandır. Bizim filizlerimizi mayısta yer altında kopardılar, çürüttüler. Böyle canımızı acıtıyor."
- "Bir daha madene inemedim"
Faciadan kurtulan maden işçilerinden Ahmet Mutluer de mesai arkadaşlarını özlemle anıyor.
Olay günü yangını haber alınca kendisini dışarı atmayı başardığını, daha sonra mesai arkadaşlarını kurtarmak için ocağa döndüğünü anlatan Mutluer, ekiplerle 28 arkadaşını kurtardıklarını ancak çok sayıda arkadaşının cansız bedenini taşıdığını kaydetti.
Mutluer, şöyle konuştu:
"Madencilik hayatım kazadan sonra bitti. Bitirmek zorundaydım, bir daha madene inemedim. Unutamıyoruz, yıllarca birlikte çalıştığımız, abilik, kardeşlik yaptığım arkadaşlarımı kaybettim. Yer altında ekmeğimi, suyumu bölüştüğüm arkadaşlarımı kaybettim."
- Soma maden faciası
Soma Kömürleri AŞ'nin işlettiği, yaklaşık 5 bin kişinin çalıştığı maden ocağında 13 Mayıs 2014'te vardiya değişimi sırasında çıkan yangının ardından galeriler dumanla dolmuş, 96 saat süren çalışmalar sonucu 486 işçi kurtarılmış, 301 işçinin cansız bedenine ulaşılmıştı.
Tüm ülkeyi üzüntüye boğan facianın ardından 3 gün yas ilan edilmiş, ülke genelindeki tüm camilerden sela okunmuş, cuma namazı sonrası dualar edilmişti.
Maden faciasında yaşamını yitiren işçilerden 39'unun mezarının bulunduğu Soma Mezarlığı içinde Madenciler Şehitliği oluşturulmuştu.
- Yargılama süreci
Olayın ardından Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdürü Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik, Teknik Müdür İsmail Adalı, Teknik Nezaretçi Ertan Ersoy ve Emniyet Teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik tutuklanmış ve "Soma Maden Faciası Davası" süreci başlamıştı.
Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi, daha sonra 5 tutuklu sanıkla devam eden yargılamada sanıkların 15 yıl ile 22 yıl 6 ay arasında değişen hapisle cezalandırılmasına, 9 sanığın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına, 37 sanığın beraatine karar vermiş, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi ise Can Gürkan'ın yurt dışı yasağı konularak tahliye edilmesine hükmetmişti.
Yargıtay 12. Ceza Dairesinin yerel mahkeme kararını bozması sonrası yeniden yapılan yargılamada Can Gürkan'a 20 yıl, maden mühendisleri Adem Ormanoğlu ve Efkan Kurt'a 12 yıl altışar ay hapis cezası verilmiş, Haluk Evinç ise beraat etmişti.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, yeniden yargılama sürecinin tamamlanmasının ardından 4 Nisan 2022'de yerel mahkemenin kararını onamıştı.
Olayda ihmalleri bulunduğu suçlamasıyla 28 kamu görevlisi hakkında Soma Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame ise geçen yılın Aralık ayında Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edilmiş ve ilk duruşma 8 Mayıs 2024'te gerçekleştirilmişti.