Birleşmiş Milletler Çevre Örgütü (UNEP) tarafından hazırlanan "Batı Asya'nın Gıda Atığının Durumu" başlıklı rapora göre ramazan boyunca Suudi Arabistan'da hazırlanan yemeklerin yüzde 30 ila yüzde 50'si, Katar'da yüzde 25'i ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde yüzde 40'ı israf ediliyor.
Malezya Uluslararası İslam Üniversitesince yapılan bir araştırmaya göre ise Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkede, diğer aylara kıyasla ramazanda 75 bin ton ek gıda atığı çıkıyor.
Dünyada en fazla Müslüman nüfusa sahip Endonezya'da da benzer bir duruma rastlanıyor. Endonezya Haber Ajansı Antara'nın Çevre ve Orman Bakanlığı verilerine dayandırdığı haberine göre ramazanda gıda atığı yüzde 20 artıyor.
İftar sofralarında gıda israfı yapılmaması yönünde Türkiye'de de başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından uyarılarda bulunuluyor.
Ramazanda israfa yönelik öğrencileriyle çeşitli çalışmalar yürüten Malezya İslam Uluslararası Üniversitesi Vahiy ve Beşeri Bilimler Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmudul Hasan, konuyla ilgili AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Müslümanların, inançlarının yüklediği sorumluluklar doğrultusunda çevreye daha duyarlı olmaları gerektiğini ifade eden Hasan, "Halife terimi, Kur'an-ı Kerim'de insan için kullanılır ve birçok ayette geçer. Halife temsilci demektir. Yani eğer insan yaratıcının temsilcisiyse gezegene, çevreye bakmak onun sorumluluğundadır." dedi.
Ramazan ayında artan gıda ve plastik atığın çevreye ve kaynaklara verdiği zarara değinen Hasan, şunları söyledi:
"Örneğin Malezya gibi Müslümanların çoğunlukta olduğu bir ülkede ramazanda gıda israfı yüzde 15 artıyor. Mısır'da ise gıda israfının ramazanda yüzde 20 arttığı belirtiliyor. Bu büyük bir çelişki, daha az tüketmemiz ve daha az israf etmemiz gerekiyor. Ne yazık ki ramazan ayında insanlar daha çok tüketiyor ve daha çok israf ediyor gibi görünüyor."
Özelikle ramazanda kaynak kullanımına özen gösterilmesi ve ramazan sofralarının ziyafet sofralarına dönüşmemesi gerektiğini vurgulayan Hasan, israf edilen gıdanın gezegenin üzerinde fazladan bir yük olduğuna, tek kullanımlık plastikler başta olmak üzere ambalaj ürünlerinin çevreyi kirlettiğine dikkati çekti.
Başta Gazze olmak üzere dünyanın birçok yerinde insanların açlık çektiğinin altını çizen Hasan, bu ramazanda israftan özelikle kaçınılması gerektiğini sözlerine ekledi.
- "Yeşil Ramazan" hareketinin amacı israfı önlemek
ABD'de 10 yıl önce başlatılan Green Ramadan (Yeşil Ramazan) hareketi, ramazanda israfı azaltmayı, çevre ve kaynaklar üzerindeki yükü hafifletmeyi amaçlıyor.
Sosyal medya üzerinden koordine olan hareket, iftar sofralarında kalan gıdaların sahurda yeniden tüketilmesi, iftar organizasyonlarında tek kullanımlık plastiklerden uzak durulması, abdest alırken su israfından kaçınılması, karbon ayak izini azaltmak amacıyla yerel üreticilerden alışveriş yapılması ve enerji kullanımına dikkat edilmesi gibi önerileri gündeme taşıyor.
Hareketin kurucusu Kori Majeed, İslam'ın geniş bir coğrafyaya yayıldığını, her kültürün tüketim alışkanlıklarının farklı olduğunu ve bu nedenle israfın da çeşitli şekillerde ortaya çıkabildiğini ancak bu durumun İslam'ın israftan kaçınılması gerektiği yönündeki öğretileriyle ters düştüğünü söyledi.
İftar sofralarında tek kullanımlık plastik tabakların, plastik şişelerin çok fazla tercih edildiğine vurgu yapan Majeed, şunları kaydetti:
"Bunu fark ettiğim ilk ramazan ayında camideydim, ezanın okunmasını bekliyordum. Masada tek kullanımlık tabaklarda yiyecekler vardı. İnsanlar oruçlarını bu yiyeceklerle açıp hemen peşinden ellerindeki kapları çöpe atıyorlardı. O an bir aydınlanma yaşadım. Bunu oradaki herkes yapıyordu ve bu, 29 gece daha benim olduğum camide ve ABD'deki diğer camilerde yaşanacaktı. Ben de önce ailemden başlamak üzere herkese bunun yanlış olduğunu anlatıp bir değişim hareketi oluşturmaya karar verdim."
- "Önce bizim camimize, ardından başka camilere yayıldı"
İlk olarak sürdürülebilir malzemelerle bir iftar kiti oluşturduğunu, bu kitin içinde metal tabaklar, bambu çatal bıçaklar, bez peçeteler ile yeniden kullanılabilir bardaklar bulunduğunu anlatan Majeed, "İnsanlar dışarıda bizi gördükçe neden böyle bir şey yaptığımızı sordular, ben ve ailem de onlara sebebini anlattık. Böylelikle Yeşil Ramazan hareketi başlamış oldu. Bireysel olarak başlayan bu hareket önce bizim camimize, ardından başka camilere yayıldı." diye konuştu.
Kurduğu hareket aracılığıyla dünyadaki Müslümanlarla bağlantı kurduğunu ve onları sürdürülebilir uygulamalara teşvik ettiğini aktaran Majeed, "Ayrıca kendi camimde insanların geri dönüşüm yapmasını, yeniden kullanılabilir malzemeler tercih etmesini, kompost yapmasını sağlayarak onları İslam'ın doğasında olan çevreci modele teşvik etmeye çalışıyorum." ifadelerini kullandı.
Majeed, "Unutmamak gerek ki Allah bizi yeryüzüne koyup 'İstediğiniz kadar tüketin.' demedi. Bizi bir halife, gezegenin ve birbirimizin koruyucusu ve iyileştiricisi yaptı." değerlendirmesinde bulundu.