Uşak Tabip Odası Başkanı Dr. Niyazi Tekin, katıldığı bir programda, Uşak’taki sağlık sorunlarına değindi. Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin tek başına yeterli gelmediğini belirten Dr. Niyazi Tekin, şöyle konuştu:
“Türkiye’de 81 ilden büyük çoğunluğu Doğu, Güneydoğu ve Orta Karadeniz olmak üzere 13 il merkezinde hastane yok. Bu 13 il arasına Uşak’ın da girmesi sağlık politikalarını yöneten mekanizma tarafından yönetilmesi gerekiyor. Ben eski İl Sağlık Müdürüydüm ve Uşak’ta 96 köy sağlık evinde ebe-hemşire vardı. Bizzat vatandaşa yerinde sağlık hizmeti veriyordu. Bir çoğuna ambulans hizmeti veriyorduk ve il merkezinde 2 devlet hastanesi vardı. Eski SSK ve Uşak Devlet Hastanesi vardı. Bugün bu imkanlar yoktur. Uşak Tabip Odası ve diğer kurumlarla iş birliği yapılarak yeterli sayıda bir Devlet Hastanesi yapılması gerekmektedir. Bize gelen bilgilere göre 250 yataklı bir hastane planlaması var. Fakat Hazine ve Maliye Bakanlığının tasarruf tedbirleri nedeniyle bu iş yapılmıyor. Sağlıkta tasarruf olmaz ve hele hele Uşak’taki tablo nedeniyle hiç tasarruf olmaz. Uşak’taki vahim tablo nedeniyle yükün önemli bir kısmını toplam doktorların 4’te birini oluşturan aile hekimleri kaldırıyor. 4 milyona yakın poliklinik yapılıyor ve bunun yüzde 55’ini aile hekimleri yapıyor. Bu da aile hekimliklerinde yığılmalara ve burada yorgunluk ve tükenmişliğe sebep veriyor.”

Whatsapp Image 2024 10 28 At 00.36.56
UŞAK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ’NDEKİ DOKTORLAR AYNI İŞİ YAPIP FARKLI KAZANÇ ELDE EDİYORLAR
“Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan ve özverili arkadaşlarımızın durumu da pek iyi değil” diyen Dr. Niyazi Tekin, şöyle söyledi: “Sağlığın uluslararası bir tanımı vardı. İnsanın bedenen, ruhen ve sosyal ve çevresel anlamda iyilik halidir. Her 3 ila 5 dakikada 1 hasta bakmak zorunda kalan, bir hekim arkadaşım nasıl sağlığın tanımladığı ruhsal, fiziksel ve çevresel gereksinimleri karşılayabilir? Birkaç cümleyle hastanın durumu sormak ve bir kaça tomografi istemekle uygulamaları sınırlı tutmuşlardır. Uşak Devlet Hastanesi ve Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi kendi içinde 2 farklı oluşumu barındırıyor. Tıp Fakültesi ve hastane bünyesinde çok sayıda hekim ve sağlık çalışanları var. Hekimler aynı işi gördükleri halde, kadro farkından dolayı farklı kazançları elde ediyor. Bu durum hekimler arasında iş barışını tehdit ediyor. Bu da verilen sağlık hizmetinin kalitesine yansıyor. Bu düşünceden hareketle, Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Devlet Hastanesi, 2 kurumu barındıran bir yapıdan kurtarılmalı. Acilen 250 yataklı yerine iktidarı ve muhalefetiyle birlikte baskı unsuru kurulmak suretiyle yatak kapasitesi artırılmalı ve tasarruf tedbirleri bahanesinin dışına da çıkmalıdır. Şu andaki hastane de Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesine terk edilmelidir.”

Editör: Zülal Ünal