Adaletle ilgili aklıma gelen bir sahne var. Her ne kadar son dönemlerdeki hal ve hareketlerinden dolayı kendisinden haz etmesem de, Yılmaz Erdoğan’ın ‘Bana bir Şeyhler oluyor’ isimli oyununu bugün de beğenerek izlerim.

Adaletle ilgili aklıma gelen bir sahne var. Her ne kadar son dönemlerdeki hal ve hareketlerinden dolayı kendisinden haz etmesem de, Yılmaz Erdoğan’ın ‘Bana bir Şeyhler oluyor’ isimli oyununu bugün de beğenerek izlerim.
Oyunun son mahkeme sahnesinde, tanrıyla konuşan Hilmi Duran’ın şu sözleri her zaman aklıma gelir;
“-Yaşamak tek marifetiniz ve biraz özen gösteriniz. Zulüm kimse zalimlik yapmayınca biter, mazlumlar dahil dedi. Ama yapmayın o daha bir çocuk dedi TANRI…”
Zulüm kimse zalimlik yapmadığında biter ve bundan mazlumlar da muaf değildir.
İmam Hatiplilere karşı her hangi bir antipatim veya sempatim yok. Hatta orta okula ilk başladığımda, bize en yakın okullar arasında olduğu için İmam Hatip’e 1 hafta gittim ve sonra Halit Ziya Uşaklıgil’den bir torpil bulup, ayrıldım.
Aradan yıllar geçti ve AK Parti iktidarı döneminde (hala da iktidarda) İmam Hatipliler bir değere bindi ve Kartal İmam Hatip Lisesi de ayrı bir yere kondu.
Keşke İmam Hatiplilere verilen değerin yarısı da Fen Lisesi mezunlarına verilseydi.
Bu ülkenin imama ihtiyacı olduğu kadar, doktora, mühendise ve diğer meslek dallarına da ihtiyacı var. Gerçi bir dönem İmam Hatip Lisesi çıkışlılar, bu bölümlere girme hakkından mahrumdu. Bu mahrumiyet de ayrı bir mağduriyetti.
Aradan zaman geçti ve İmam Hatip Lisesi çıkışlılara hükümet marifetiyle ayrı bir değer atfedildi. Tabii içlerinde şımaran ve kendi özünden çıkanlar da oldu.
Şimdi gelelim Uşak’taki mevzuya…
TÜGVA ve ÖNDER diye 1 vakıf ve 1 dernek var. Bunların 2’sinin de üç aşağı beş yukarı dünya görüşleri aynı.
Önceki Uşak Belediyesi yönetimi de bu arkadaşlara ayrı bir değer atfetmiş ve bunlara birer bina kiralamış. Keşke demek şeytanı sevindirir ama yine de keşke diyelim...
Keşke; önceki belediye yönetimi bu 2 derneğe binalardan birini verseydi ve binalardan birini de ADD’ye bıraksaydı.
Belki bugünkü kindar tablo oluşmazdı.
GÜNEŞ YAPILAN ZULÜM DEMİŞ FAKAT DÜNE KADAR YAPILAN HİÇBİR ZULÜME TEPKİ GÖSTERMEDİ
Uşak Milletvekili AK Partili İsmail Güneş yapılanın zulüm olduğunu ifade etmiş.
Evet bu yapılan tam anlamıyla bir zulümdür ve doğru değildir.
Güneş’in aynı hassasiyeti düne kadar yapılan diğer zulümlerde göstermemiş olması da ayrıca düşünülmesi gereken bir noktadır.
BELEDİYE BAŞKANI ŞOV YAPMAMALI!
Uşak Belediye Başkanı CHP’li Özkan Yalım da, yakasından düşürmediği mikrofonla bu konuda bir video çekmiş.
Eser miktarda değil, epey bir miktarda işin içinde şov olduğunu düşünüyorum.
Binalar kırıldı döküldü diye ayrıca bir gazeteciye fotoğraf da paslanmış. İşin abartıldığı da kalorifer peteklerinin kırıldığına dair ifadeden belli. Çünkü fotoğraflarda kalorifer petekleri olduğu gibi duruyor.
Az çok evimize veya işyerimize mobilya yaptırdık ve taşınma sırasında neyin demonte olduğunu da biliyoruz.
Belediye Başkanı’nın kendini haklı çıkarmak için böyle yollara başvurması hiç yakışık kalmıyor.
Fazla uzatmadan bu yazıyı şöyle bağlayalım:
“Zulüm kimse zalimlik yapmayınca biter, mazlumlar dahil dedi.”