Eğitim

Eğitim İş Uşak Şubesi, Ankara’da nöbet tutuyor

Eğitim İş Uşak Şubesi, TBMM’de görüşülen öğretmenlik meslek kanunundaki bazı maddelerin düzelmesi için Ankara’da nöbet tutuyor. Eğitim İş Uşak Şube Başkanı Bülent Gün ve sendika yöneticileri, Ankara’daki nöbete katıldı.

Abone Ol

Öğretmenlik Meslek Kanunu’yla ilgili aksaklıklara değinen Bülent Gün, yeni yasayla ilgili şu açıklamaları yaptı: “Bu kanun, öğretmenlerimizin kazanılmış haklarını gasp etmektedir. Öğretmenlerimizin özlük hakları, ekonomik durumları ve çalışma koşulları iyileştirilmek yerine, daha da kötüleştirilmekte ve mesleki saygınlıkları zedelenmektedir. Öğretmenler, fedakarlıkla ve özveriyle çalışarak, geleceğimizi şekillendiren bireyleri yetiştirmektedir. Ancak, bu kanun, öğretmenin diplomasını geçersiz kılan Milli Eğitim Akademisi garabetiyle onların emeklerini hiçe sayarak, motivasyonlarını ve mesleki onurlarını zedelemektedir. Öğretmen Akademisi tüm eğitim alanını vesayet altına alacak.  Öğretmenlerin sahip olması gereken yeterlilikleri eğitim fakülteleri değil akademi belirleyecek. Yani yeni bir vesayet kurumu yaratılacak.
Eğitim fakültelerinde yıllarca emek vererek, bilgi ve beceri kazanan öğretmenlerimizin diplomaları, onların mesleki yeterliliklerinin ve uzmanlıklarının bir göstergesidir. Bu diplomaların yok sayılması, öğretmenlerimizin yıllarca süren emeklerinin ve eğitimlerinin hiçe sayılması anlamına gelir”.
“ÖMK yani Öğretmene mobbing kanunu! Öğretmenin adı var, fikri yok, değeri yok” diyen Bülent Gün, şöyle devam etti:
“Diploması geçersiz kılınmak istenen tek meslek öğretmenlik! Üniversite mezuniyeti, uzmanlık belgesi olan diploması artık yok hükmünde! Öğretmenleri, unvanlarla kategorize etmeye, eğitim barışını bozmaya devam! Sınav yok ama Milli Eğitim Akademisi var! Muğlak ifadelerle idareye disiplin hükümleri üzerinden yetkiler var! Özel okul öğretmenlerinin talepleri yok! İktidar kendisini devletin sahibi yerine koyuyor! Devlete alınacak memura, görevde kalmasına, yükselmesine ben karar veririm diyor! Bu girişim AKP’nin kendi memurunu seçme yöntemidir! Anayasayı yok saymadır! Kamuda personel alımında, Anayasaya aykırı köklü bir değişikliktir! Yakın zamanda tüm bakanlıklarda bu uygulamalara başlamak niyetinde oldukları nettir! Tekrar vurguluyorum, siyasi iktidarlar devletin sahibi değildir! Bu kanun, iktidarın kendi memurunu yaratma çabasının bir ürünüdür. Öğretmenlerimizin bağımsız, tarafsız ve özgür bir şekilde mesleklerini icra etmeleri bu kanunla engellenmek istenmektedir. Eğitimde liyakat, adalet ve eşitlik ilkeleri yok sayılmakta, öğretmenlerimiz ideolojik ve siyasi çıkarların aracı haline getirilmek istenmektedir.”

ZÜLAL KARADEDELİ