UŞAK'TA BUGÜN VEFAT EDENLERİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN
Türkiye’nin küçükbaş ve büyükbaş hayvan politikasını değerlendiren Uğur köylerdeki vatandaşların köylerinde kalmaları için bir nedeni olması gerektiğini söyledi. Özellikle küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarda yani gıda değeri olan hayvancılık uygulamalarında profesyonelleşmenin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Uğur: “ Ama bu ülke hayvancılığını ayakta tutan şey aile işletmeleridir, küçük işletmelerdir, ev altı hayvancılık deriz biz, yani hanenin altında 3 tane 5 tane 8 tane hayvan olacak. Bunlar piyasa yaratır, piyasayı dengeler. Bunlar hayvancılığın devamını sağlar.” Dedi.
Uğur neden aile işletmelerinin devam etmesi gerektiğini şu şekilde anlattı: “ Örneğin Kaşbelen köyünde 2 bin hane var ve her hanede 5’er tane hayvan olsa 10 bin havyan vardı. Şimdi 500 hanede hayvan var , köydeki 5 bin hayvanın 3 bin tanesi 3 kişinin elinde. Yani 3 kişi hayvancılığı bırakıyorum derse 3 bin hayvan gider. O yüzden aile tipi işletmelerde, ev altı hayvancılığını bizim hem siyasal hem ülkesel politika anlamında desteklememiz gerekiyor. Bu insanların sigortalarını devletimiz yatırabilir, sosyal güvencelerini verebilir. İnsanları köyde tutmak istiyorsa destek vermek gerekiyor. İnsanların orada kalmaları için bir sebep olması gerekiyor. Bu tip işletmeler kesinlikte desteklenmeli çünkü bizim ithal hayvana ihtiyaç duymamamızı sağlayacak sistem aslında orası.”
Profesyonel hayvancılığa karşı olmadıklarını tekrarlayan Uğur: “Nasıl gross marketler, hiper gross marketler var ama bunun yanında mahalle bakkalları da vardı şimdi onların yerine küçük marketler var değil mi? Böyle düşünmek lazım. Büyük işletmeler de olmalı ama ev altı hayvancılık da yaşamaya devam etmeli.”
HABER : HALİL ASLAN