Isparta vilayetindeki endüstriyel boyutta halı imalatının, Isparta Vilayeti Muhasebe Baş Kâtibi Müftüzade İsmail Efendi’nin 1890 yılında Uşak Kazasından kaçak getirdiği tezgahlar ve ustalarla başladığı bilgisini veren Aşçı halıcılık zanaatının Isparta’da çok eski devirlerden beri yapıldığını hatırlattı, Aşçı; “Selçuklular ve Hamitoğulları zamanında Isparta’da imalat sektörünün başında gelen pamuklu ve yünlü dokumacılıkla birlikte halıcılıkta gelişme gösterir. Bu gelişmede Isparta’nın Selçuklu Devleti başkenti Konya’dan güneydeki Antalya ve Alanya limanlarına uzanan kervan yolu üzerinde konumlanması büyük önem taşır.
Hamitoğulları Beyliği’nin isminin Isparta çevresinde Yumut olarak bilindiği ve Hamitoğulları’nın dokudukları halılar Avrupa pazarında Yamut Halıları olarak adlandırıldığı için, Isparta kenti ve çevresinde halıcılığı geliştirenlerin Hamitoğulları Beyliği olduğu düşünülmektedir. ( Isparta Ün Halkevi Mecmuası-1936-Fehmi Aksu-Isparta’da Halıcılık)
Anadolu’nun Orta Asya’dan gelen Türk obalarıyla iskân edildiği Selçuklunun erken dönemlerinde Uşak ve Isparta Salur boyunun hâkim olduğu yörelerdir. Salur Boyunun hâkim iskân sahalarından biri olan Türkmenistan’ın halıları da Avrupa’da “Yamut” halıları diye tanınmaktadırlar. Rastlantı olmasa gerek diye düşünüyorum” dedi.
“UŞAK’TAN İZMİR’E GÖTÜRÜYORMUŞ GİBİ ÇIKARTTIĞI HALI TEZGÂHLARINI, GİZLİCE ISPARTA’YA GETİRİR”
Isparta Vilayetinde Endüstriyel Halı İmalatı amacıyla atılan ilk adımların Eyüplü Ali Rıza Efendi’nin Isparta Vilayeti Mutasarrıflığı esnasında (1872-1875) başladığına dikkat çeken Aşçı konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Isparta Vilayeti Müslüman eşrafı birleşerek 1881 yılında Şayak-Deri-Bez Fabrikasını kurmuştur. Manisa’dan halı ustaları getirilmiş fakat istenilen sonuç alınamamıştır. Isparta Vilayeti Muhasebe Baş Kâtibi Müftüzade İsmail Efendi’nin 1890 yılında Uşak Kazasından kaçak getirdiği tezgahlar ve ustalarla başlamıştır. Cumhuriyet döneminin en etkin gazetecilerinden Falih Rıfkı Atay, 1935 yılında Ün Isparta Halkevi Mecmuasında ki yazısında Isparta da halıcılığın başlamasını ve ilk tezgahların kurulmasını şöyle anlatmaktadır; ‘Isparta’ya ilk halı tezgahlarını, Müftüzade İsmail Efendi getirmiştir. Uşak’tan İzmir’e götürüyormuş gibi çıkarttığı halı tezgâhlarını, gizlice Isparta’ya getirir. Yine Uşak’tan kaçak gelen bir usta, tezgâhları kurar ve halı dokumaya başlar.’
Cumhuriyet Halk Fırkası ’nın resmi yayın organı olan Hakimiyet-i Milliye Gazetesi’nin 14 Haziran 1934 tarihli nüshasında Falih Rıfkı Atay ” Bizim Akdeniz” başlıklı makalesinde Isparta da halıcılığın başlamasından şöyle bahseder; ‘Halıyı Isparta’ya 308 (m.1890)’de İsmail Efendi kaçırdı. Kaçırmak kelimesini bilerek kullanıyorum. İlk tezgâhları Uşak’ta güçlükle kandırılarak, İzmir’e gidiyor gibi yola çıkan, sonra gizliden Isparta’ya gelen Uşaklı bir usta işletmiştir. Halıdan evvel Isparta sanatı dokumacılıktı. Isparta dokumaları, halıları kadar iyi ve tanınmıştı’
Isparta Vilayetinde halıcılığının yeni filizlendiği bu yıllarda yani 1880’lerde İngilizler ’in, halıcılığı halı ipliklerinin hazırlanmasından dokunan halının ihracatına kadar tüm aşamaları ile tamamen kendi tekelleri altına aldıkları görülmektedir.
Müftüzade İsmail Efendi (d. 1840- ö. 1915); Isparta’da Halıcılık ve Gülcülük sektörlerinde öncülük etmiş bir bürokrattır. 1888’de Bulgaristan’ın Kızanlık şehrinde hariciye görevlisi olarak çalıştığı yıllarda koruma altındaki Gül Vadisinden bir tek gül çeliğini üstünde gizlice getirip Isparta’da yetiştirerek Isparta’da gülcülüğü başlatan kişi olarak bilinir.”
ISPARTA HALICILIĞININ DÖNÜM NOKTASI
Aşçı Isparta halıcılığının dönüm noktalarından birini de şu şekilde anlattı: “The Amalgamated Oriental Carpets Manufactures Limited (Şark Halı Şirketi)’inin 1895 yılında Isparta’ya yatırım yapması olmuştur. Haçik Bey’in, Agop ve Hovhannes Ispartalıyan kardeşlerin itimadını kazanarak Isparta’da temsilcilik açmaya ve yatırım yapmaya ikna etmesiyle Isparta Halıcılığı altın çağını yaşayacaktır. Isparta Belediye Başkanlığı da yapan Böcüzade Süleyman Sami Bey’in “Kuruluşundan Bugüne Isparta Tarihi” isimli eserinde bu aşamayı şöyle anlatmaktadır; ‘Halıcılığın gelişmesinde, Akşehir’den Isparta’ya sürgün bulunan Ermeni Haçik Usta ön ayak olmuş, yeni bir makas icat ederek beratını almıştı. Bu Haçik Usta, İzmir’de oturan Ispartalı Agopoğlu ve Mahdumlarıyla ilişki kurarak onların yardımıyla Isparta’da Şark Halı Kumpanyasını kurmuş, kendisi de Direktör (Müdür) olmuştu. Bu şirket sayesinde halıcılık köylere kadar yayılmıştır.’
Halıcılığın Isparta da 1980’li yıllara kadar atölyelerde ve evlerde en önemli uğraş olduğu bilgisin veren Aşçı, takip eden yıllarda, tek ve en büyük halı borsasının (pazarının) kurulmasına karşılık, el halıların ekonomik ve dolayısıyla pazar değerinin düştüğün, el halıcılığının yerini yavaş yavaş makine halıcılığının aldığını ifade etti.
HABER / BAYRAM KELEŞ