UŞAK'TA BUGÜN VEFAT EDENLERİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ
Varikoselin, testis toplardamarlarının bacaklarda varise benzer genişlemesine verilen klinik bir isim olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Açıkgöz; "Erkek kısırlığının en yaygın nedenlerinden varikosel, düzeltilebilir bir durumdur. Genel nüfusta erişkin yaşta yaklaşık yüzde 15-20 oranında görülürken, kısırlık nedeniyle araştırılan erkeklerin yüzde 25-40'ında varikosel saptanır" dedi.
Çocuk sahibi olan ve tekrar çocuk isteyen erkeklerin yüzde 60'ında varikosel görülebildiğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Varikosel, sperm kalitesini bozabilir, testosteron üretimini olumsuz etkileyebilir, ayrıca testiste ağrı ve dolgunluk hissi yaratabilir. Anormal sperm analizi bulunan ve kısırlık şikâyeti olan erkeklerin yüzde 25'inde varikosel tespit edilmiştir. Klinik olarak varikosel, en sık sol tarafta (yüzde 75-95 oranında) görülür" ifadelerine yer verdi.
"FİZİKSEL AKTİVİTELERDEN SONRA TESTİSLERDE AĞRI, VARİKOSEL İŞARETİ OLABİLİR"
Varikoselin belirtilerinden bahseden Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Testis üzerinde şişlik, kabarıklık, testiste ağrı görülebilir. Damarlardaki genişleme zamanla dışarıdan görülecek kadar belirgin hale gelebilir ve bacaklarda varislere benzer bir görünüm alabilir. Varikosel belirtileri arasında testislerdeki şişliğin yanı sıra, terleme ve sıcaklık hissi de yer alır. Nadir durumlarda testislerde küçülme meydana gelebilir" dedi.
"DİKKATLİ KİŞİLERCE ANLAŞILABİLİR"
Varikoselin, muayene eden dikkatli kişiler tarafından testis üzerindeki düzensizlik, şişlik veya ağrı nedeniyle fark edilebileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Varikosel genellikle kısırlık şikâyetiyle doktora başvuranlarda muayene sırasında teşhis edilir. Uzun süre ayakta durma, spor veya cinsel aktivite gibi efor gerektiren durumların ardından ağrılar oluşuyorsa bu da varikosel işaretleri olabilir" şeklinde konuştu.
TANI VE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Varikoselin teşhisi için en önemli yöntemin, deneyimli bir üroloji uzmanının yapacağı muayene olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Muayene genellikle ayakta yapılır. Fizik muayene en değerli yöntemdir" dedi.
Muayene sonucunda teşhis edilen varikoselin üç dereceye ayrıldığını dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, şu bilgileri paylaştı:
"Derece 1: En hafif derecedir. Ayakta muayene sırasında ancak öksürme veya ıkınma gibi manevralarla damarlar hissedilebilir.
Derece 2: Orta derecelidir. Ayakta muayene sırasında karın içi basıncını artırmaya gerek kalmaksızın el ile hissedilebilen genişlemiş damarlar bulunur.
Derece 3: En şiddetli derecedir. Varisli damarlar ayakta gözle görülebilir haldedir. El ile hissedilebilirler, özellikle karın içi basıncını artıran durumlardadır."
Tanıda ikinci adımın fizik muayenenin zorlaştığı durumlarda yapılan skrotal renkli doppler ultrasonografi tetkiki olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Bu tetkikle etkilenen damarların çapı, kanın geri dönüp dönmediği ve testis hacmi gibi faktörler belirlenebilir. Subklinik varikosel, fizik muayenede tespit edilemeyen ancak radyolojik yöntemlerle teşhis edilen varikosel durumuna verilen isimdir. Subklinik varikoselin tedavisinin, sperm parametreleri ve gebelik oranları üzerindeki etkisi kesin olarak kanıtlanmamıştır" dedi.
VARİKOSEL HANGİ DURUMLARDA TEDAVİ EDİLMELİDİR?
Varikosel tedavisinde bilinen en etkin yöntemin cerrahi tedavi olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Varikosel hastalığının ameliyat ile düzeltilmesine karar verilen hastalar için dünyada en çok kabul gören tedavi yöntemi mikrocerrahi (mikroskopik) varikosel ameliyatıdır. Operasyon mikroskopu kullanılarak 15 kata varan büyütmeler ile damarsal yapılar daha iyi görülür ve bozulmuş kan akışı nedeniyle ortadan kaldırılması gereken venöz yapılar temizlenir. Testise kan getiren atardamarlar, lenf damarları ve sperm kanalı korunur. Bu yöntemle varikosel tekrarlaması, atardamar yaralanması ve ameliyat sonrası hidrosel oluşumu (testis içinde sıvı toplanması) gibi komplikasyon oranları en düşük ve ameliyat sonrası sperm parametrelerinde iyileşme ve gebelik oranları diğer yöntemlerden daha yüksektir. Varikoselektomi ameliyatı sonrası evde 1 günlük dinlenmeden sonra günlük işler yapılabilir. 1-2 hafta sonra cinsel aktivasyona, 2-4 hafta sonra ağır iş yaşamına ve spor faaliyetlerine izin verilir" şeklinde konuştu.